Nüfus artışı ve gıda
Malthus demiştir ki, insan nüfusu artacak ama gıda üretimi ona yetişemeyecek. Peki ya ben size bunun tersinin gerçekleştiğini söylesem ve bunun kanıtı olarak da fazla kilolarınızı göstersem?
Bu yazar henüz biyografisini yazmadı. Bu sırada admin , 146 adet gönderiye imza atmasından gurur duyduğumuzu belirtelim.
Malthus demiştir ki, insan nüfusu artacak ama gıda üretimi ona yetişemeyecek. Peki ya ben size bunun tersinin gerçekleştiğini söylesem ve bunun kanıtı olarak da fazla kilolarınızı göstersem?
Trigonometri tablosunda Tanjant’ın değeri sonsuza doğru gider ve ondan sonra eksi sonsuzdan yeniden başlar.
İstisnasız herşey sorgulanmalı. Batı değerleri de sorgulanmalı. Yerel değerler de sorgulanmalı. Dünyanın geri kalanındaki değerler de sorgulanmalı. Aklınıza ne geliyorsa sorgulanmalı!
Mesela bir cinci hocayı düşünün; laboratuvara getirdik ve iddia ettiği cinlerle ilgili testler yaptık. Üçkağıtçıysa zaten ortaya çıkar. Cinci hocaların samimi olanlarının en azından bir kısmının bilimsel testleri kabul edeceğine eminim. Ama bunu kabul edecek üniversite… İşte işin zor kısmı bu!
Hepinizi Porsche sahibi yapacağım desem ne dersiniz? Çok uçuk geldiğinin farkındayım ama emin olun yapabilirim. İsterseniz daha fazla top çevirmek yerine sırrını anlatayım:
Çünkü aptal birisi 50 yıl kullanılabilecek bir şeyi zaten 2 yılda elden çıkarıp yenisini alır. Ancak ‘Planlı Eskitme’ nedeniyle akıllılar da 2 yılda elden çıkartmak zorunda kalıyor çünkü bozulduğu için veya güncellemeler nedeniyle kullanmak isteseniz de kullanılamaz hale geliyor.
Voodoo ve benzeri bazı inançlar, Amerika kıtasına gönderilen zenci kölelerin dinlerinin birbirine karışması sonucu ortaya çıkmıştır.
İstisnasız herşey sorgulanmalı! Bu çok zordur. Herkes yapamaz. Bedeli de ağırdır. Ama bedeline razı olursanız sonunda kurtuluşa erersiniz!
Kropotkin, Karşılıklı Yardımlaşma kitabında Darwinizm’e çok güzel bir alternatif ve rakip sunuyor. Adamakıllı bir bilincim oluştuğundan beri Darwin’i hiç sevmem. Darwin, ve bir de Malthus sanki insanlıktan çıkmış gibi. Halbuki merhamet, sempati, sevimlilik, dostluk, sıcaklık, yardımlaşma bence çok önemli.
Çalışmalıyız hem de çok. Ama ne için? Sorulması gereken soru bu! Birileri için mi? Düşmanlarımız için mi? Yoksa yalnızca kendimiz veya bizi sevenler için mi? Dikkat edin ‘Sevdiklerimiz’ değil; ‘Bizi sevenler’!