Havada bulut yok ama puslu bir gündüz. Gazali’den ve Buhari’den neden utanıyoruz ki? Kötü günler peşimizi bırakmıyor. Şimdi ne yapacağız? Ne yapmalıyız?

Hayat zordur. Sakin olamamak yapabileceğimiz şeyleri bile yapamamamıza, aklımıza gelebilecek şeylerin gelememesine yol açabilir. Tabi sakin olmak da bazen oldukça zor olabilir. Wu Wei, Kevala Jnana ve Sokrates’in metodu! Sakin olursak, ama gerçekten çok ama çok sakin olabilirsek eğer çok zor sorunlara şaşırtıcı derecede basit cevaplar ve çözümler bulabiliriz. Ama sakin olmak gerçekten müthiş emek ister. Doğru yoldan gidiyor muyuz? Ruhumuzu ve bedenimizi çalmak isteyenler var. Köle olmak ister miyiz?

Acılarla dolu bir dünyada yaşıyoruz. Her zaman herşey istediğimiz gibi olmuyor. ‘Bu dünyada acı çekmiyorum’ diyebilecek kim vardır ki? Bazısı eğlenceye vurur kendini, bazısı devrimciliğe, bazısı da işe güce… Hayat insanı bazen epey zorlar. O anlarda yaşam dayanılmaz olur. Birşeylere sığınmak isteriz ama hiçbirşey bulamayabiliriz. Nedir doğru olan? Nedir insanın hayattayken yapması, uğraşmadı gereken şeyler? Acıdan kurtuluş var mıdır? Acı ve kederden kurtulmak iyi birşey midir? Şu kesin ki telkin herşeye kadirdir. Ya da en azından mental olanlara. Kervran canlı hücrelerinin elementleri birbirine dönüştürebildiğini söyler. Bir hikayede dondurucunun çalışmıyor olmasına rağmen içerisinde donarak ölmüş birisinden bahsedilir. Beynin akıl almaz güçleri vardır ancak aktive edilmeleri epey zordur.

Küçükken bilgisayar oyunları veya filmlerdeki gibi bir serseri olmayı hayal ederdim; ekmeğimi dükkanları soyarak kazanacak ve sokakta uyuyacaktım. Şu anda ise hayatın sırrını istiyorum. Ömrüm yeter mi bilmiyorum. Acılara karşı kalıcı bir çözüm bulabilir miyim? ‘Bulmalı mıyım’ da ayrı bir soru tabi. Jainizm, Budizm, Taoizm, Satanizm ve başka pekçokları var. Nerede doğru nerede yanlışlar çok hassas olmalıyım. Belki gerçekten önemli bir tavsiye veriyordur veya ruhumu çalmaya çalışıyor da olabilir.

Yol çoktur. Kime hangi yolun uyacağı belli olmaz. Ben ‘İstisnasız herşey sorgulanmalı’ cümlesini çok önemserim. Tabi bu cümleyi de sorgulamanın dışında tutmayın. Dünyanın en zenginleri ve en güçlüleri mutlu huzurlu olabilir de olmayabilir de. Ama canlı tanık olmadıkça bunu kesin ve net bilmemize imkan yok. Hayatta çaba harcanan birçok şey aslında çaba harcamaya değmeyecek şeyler olabilir ama bunu çaba harcayan kişi bilmiyorsa ne yapacak? Üstelik her söyleyenin doğru söylediğine de bir garanti verebilir misiniz? Ayrıca insanların ne kadarı bilgelik ile karizmayı birbirinden ayırabilir? Binlerce yıl öteden günümüze gelmiş kişilerin ne kadarına gerçekten kefil olabilirsiniz?

Hayat zor ve acılı. ‘Ne yapmalıyım’ sorusuna ne kadarımız tatmin edici cevaplar bulabiliyor? Bu dünyada ne önemlidir? İnsan bu dünyada geçirdiği süreyi neye harcamalıdır?

1 cevap
  1. Gülgönül
    Gülgönül says:

    Ben bu sorunun cevabını “bana huzur veren işler yapmalıyım” diye cevaplardım. Bu kişiden kişiye değişir elbette. Bu alemde bazen her şey olduğumuzu ve bazen de aslında hiçbir şey olmadığımızı bilerek bir bütünün parçasıymışçasına bütüne emek vermek beni huzurlu kılıyor. Bahacım, sen de zaman zaman değişen cevaplar veriyor olmalısın.

    Cevapla

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir