Devridaim devrimi, eğer medeniyetimizi kaybedip teknolojilerimizi kaybetmezsek illa gerçekleşecek.

Bana sorarsanız enerji ve temiz su, suni kıtlık yaratılan ve bunun sonucu olarak da sahiplerine inanılmaz kar ettiren şeyler. Onlar kazanıyor ama mesela inatla yaşadığı inkar edilen Thylacineler, kimyasal kirliliğine mağruz kalan bizler, kirli sulardan mikrop kapıp ölen çocuklar ve daha başka pekçokları kaybediyor. Komünizm tıkandı. Tıkandığı için soğuk savaşı kaybetti. Ama bu kapitalizm kazandı anlamına gelmez. Günümüzde kapitalizm de tıkanmış durumda. Sovyetler zamanındaki pekçok bilimsel keşif ve çalışma, günümüzde sözdebilim kabul ediliyor. Çünkü kapitalizm soğuk savaşı kazandı. Komünizm kazansaydı bunlar sözdebilim sayılmayacak, onun yerine başka şeyler sözdebilim sayılacaktı. Komünizm bilimde pekçok şeyi sansürledi. Bunları konuşabiliyoruz. Ama kapitalizmin sansürlediği şeyleri konuşamıyoruz çünkü soğuk savaşı kapitalizm kazandı ve dolayısıyla tüm dünyaya hakim oldu. Komünizmde de birilerinin çıkarları var, kapitalizmde de. Çernobil felaketi ve Komünizmin sonuçları konuşuluyor ama mesela Bhopal felaketi ve daha konuşulmayan nice Bhopallar ve Çernobiller var.

Köle, köle olduğunu bilmezse isyan etmez. Köle, kölelik dışında başka bir hayat olduğunu bilmezse isyan etmez. Sormak, sorgulamak; bu düzen için oldukça tehlikelidir. Soran insan, sorgulayan insan gerçeğe ve doğruya ulaşabilir. İnsanlar sadece ezberliyor. Farklı bir ihtimal olabileceği akıllarının ucundan dahi geçmiyor. Halkları birbirine düşman ederek ayakta uyutuyorlar. Düzen, gücünü kaybetmek istemiyor. Mesele para değil, mesele güç! Parayı sadece gücün kaynağı olduğu için önemsiyorlar. Vebanın ve Kuduzun yerini psikiyatrik problemler aldı. Hiçbir hastalığımızın tamamen iyileşmesini istemiyorlar çünkü ilaçlara bağımlı kılarak inanılmaz karlar elde ediyorlar. Lanetli bir hayatı yaşıyoruz! Din afyondur diyorlar. Ama gerçekte dine sıra gelinceye kadar o kadar çok afyon var ki… Ama şeytan ilan edilen din oluyor. Bilgeliğe düşmanlar. Yerine bilimsel ilerlemeyi istiyorlar; tabi buna ne kadar ilerleme denebilirse! Günümüzde ortodoks bilim engizisyonu, katolik engizisyonundan daha şiddetli. Günümüzde olan şey Hristiyanların iktidarı ele geçirmesinden sonra Paganlara yaptığı şeyin aynısı!

Satürn’de halka manzaralı evimiz olabilir. Herkes Porsche veya Rolls Royce sahibi olabilir. Ama plütokrasi bunların hiçbirini istemiyor. Onların istediği şey onlar için köpek gibi çalışmamız ve onların iyiliği için onların tüketmemizi istediği şeyleri tüketmemiz. Farklı düşüneni toplum, tıpkı maymunların birbirine yaptığı gibi marjinalleştiriyor. Plütokrasinin gönüllü askerleri! Bu gönüllü askerlerin kendilerinin hiçbir çıkarı da yok aslında; sadece beyinleri yıkanmış! Televizyonlar, İnternet, Sosyal Medya, Kitaplar, Eğitim… Hepsi beyin yıkama aracı! Düşünmemizi ve sorgulamamızı istemiyorlar. Farklı bir fikir edinirsek onlar için bu bir kabus olur. Onların kabusu oluruz. Farklı ihtimallerin varolduğunu bilmemizi dahi istemiyorlar. Ama var o ihtimaller! Öyle bir beynimiz yıkanmış ve şartlanmış ki okusak bile hiçbirşey anlamıyoruz! Onlar da bunu istiyor zaten! ‘Özgür düşünce’ ve ‘Sorgulama’ sloganlarıyla bugüne geldik. Sözde aydınlanma Avrupa’yı ele geçirdi; 19. yüzyılda da Avrupa dünyanın geri kalanını!

Sigara zararlı diyorlar. Palm yağı zararlı diyorlar. Kola zararlı diyorlar. Ya söyledikleri doğru değilse? Ya bizi kandırıyorlarsa? Lobilerden bahsediyorlar; onların kendileri bir lobinin adamı olamaz mı? Karbon vergileri koyuyorlar. Halbuki karbon dioksitin ne zararı var? Karbon dioksit, bitkilerin besinidir. Ürünler daha hızlı büyüsün diye seralara Karbon dioksit basarlar. Ciğerlerimizi mahveden esas şey azot oksitler ve sülfür dioksittir; bunun da dışında özellikle linyitte bolca bulunan ağır metallerdir. Suni gübrelerde de bir sürü ağır metal ve zehirli kimyasal var. Afrika’da zencilerin üstünde bir sürü ilaç denemesi yapıyorlar. ‘Bana ucu dokunmaz’ demeyin bizi de beyaz ırktan saymıyorlar. Ömür boyu ilaçlara bağımlı kalmamızı istiyorlar; hem psikiyatrik olanlara hem de tansiyon, şeker gibi diğerlerine! Kalıcı tedavilerin önü kesiliyor. Laboratuvar yapımı organ teknolojisi şimdiden hazır ama organ nakli, bu teknolojiye göre çok daha kar ettirdiği için önünü kesiyorlar. İlaçları ve gıdaları aynı firmalar üretiyor. Neden acaba?

Sadece sorgulayın! Hazır verilen bilgilere güvenmeyin! Onlar azınlık, bizler çoğunluğuz! Ve şunu da unutmayın ki bu kimseler ne kadar güçlü olursa olsun hepsi insan!

Sakin ve sabırlı olun! Kendi kararınızı kendiniz verin!

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir