İnsan çok çalışmalıdır. Ama yalnızca kendisi için. Zihinsel, duygusal, ruhsal yeteneklerini geliştirmek için. Hayatının amacı bu olmalıdır. Tek hedefi ilerlemek ve gelişmek olmalıdır.

Dünya çok kötü bir yer. İnsanlar birbirlerine akıl edemeyeceğiniz kötülükler yapıyor. Hayvanlar ve çocuklar yapmıyor; iyi oldukları için değil, güçleri ve akılları yetmediği için yapmıyorlar. Boyun eğdirmeye çalışıyorlar. Soğuk savaştaki beyin yıkama tekniklerinin aynılarını Sümer, Mısır ve Çin yazıtlarında görebiliyorsunuz. Bu her yerde. Kölelikten kurtulmak için çalışmak. Boş vaktimizi doldurmak için çalışmak. Aç kalsak ne olacak ki? Ölüm bizi bulsa ne olacak ki? Nasılsa ölmeyecek miyiz; ha erken ha geç. Kaldı ki neden kalmak istiyoruz bu dünyada; kaybedilecek güzel anlar aklımıza geliyor ama o güzel anların yanında bir sürü de eziyet ve pislik olmayacak mı? Ölüm ve sürünme korkularımızla bizi kontrol ediyorlar; kuklacı gibi oynatıyorlar. Ama insan o kadar da zeki değildir. Birçok hayati şeyi farkedemediğine defalarca şahit oldum. Bir de yobazlık yok mu… Dindar müslümanlar değil kastım yobaz diye; ateistin de materyalistin de yobazı çoktur. Din afyondur ama o afyon olmadan da hayata dayanılmıyor. Ama bizi köle yapmak istiyorlar. Dinin afyon olmayanından almalıyız. Düşünmeliyiz. Sorgulamalıyız. Zekamızı ve hayal gücümüzü arttırmak için var gücümüzle çalışmalıyız hem de ölene kadar. Açlıktan korkmayın. Acı çekmekten de ölümden de ve hatta korkmaktan bile korkmayın. Ama bir günde başaramayabilirsiniz hepsini. Sabretmeli ve çok çalışmalısınız. Acı insanı illaki bulur. Lamborghininizi birilerine kaptırabilirsiniz. Sevdiğiniz kız yüzünüze bile bakmayabilir. Evladınız ölebilir. Birisinin iftirası sonucu hapse girebilirsiniz ve en yakınlarınız bile masum olduğunuza inanmayabilir. Çalıştınız çabaladınız ve buraya vardınız. Açlıktan kıvranıyorsunuz ama başka en ufak bir sorununuz bile yok. Kafanız çok rahat, ormandaki köşeniz de çok rahat… Daha ne istiyorsunuz? Hepsi olabilir. O kadar çok olasılık vardır ki… Sadece düşünün. Sadece sorgulayın. Mutlu musunuz? Gerçekten ne istiyorsunuz? Fikirleriniz gerçekten kendi fikirleriniz mi yoksa size aşılanmış necasetler mi? Düşünün. Sorgulayın.

Zihinsel, Ruhsal, Duygusal ilerleme ve gelişmeden daha iyi bir şey olabilir mi bu hayatta? Neyin peşinde koşuyorsunuz kendinize sorun. İstediğiniz gerçekten nedir. Ama gene de son kararı verecek olan yalnızca sizsiniz.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir