Veya bilim ve büyü. Aslında yakın zamana kadar birbirinden ayrı değildi. Dua oldu, simya oldu, bir sürü farklı şey oldu…

Mesela voodoo: Aslında büyük çoğunluğunu şifalı bitkiler, dualar ve ritüeller oluşturuyor. Özellikle tıbbın en eski hali ve doğal ilaç konusunda geçerliliğini halen koruyor. Eczacılar zaten eskiden otları karıştırıp merhem ve macun yapan insanlardı. 3 gün bekle bir hafta bekle bırak fermente olsun vs gibi şeyler yok mu doğal ilaçlar da şimdi de?

Kabbalah, evrenin ve hayatın nasıl çalıştığını anlamaya çalışan öğretidir. Yada bir başka deyişle yahudilerin otantik ve geleneksel bilimidir. Pratik kabbalah da bunun büyülerle ilgilenen kısmıdır. Golem gibi çok ileri sayılacak tekniklerin bile kullanıldığına dair izler mevcuttur.

Tarihte astronomi, matematik, geometri, felsefe, tıp, simya; bütün büyük adamlar birtekiyle değil en az birkaçıyla birden ilgileniyordu. Neden bu durum değişti? Neden herkes sadece tek bir şeyle ilgilenmek zorunda? Felsefeyle ilişkili sayılabilecek masonlar geometri sembollerini nerden aldılar zannediyorsunuz?

Simyaya da değinmek istiyorum: Kimyanın öncüsü olarak bilinir. Genel hedef felsefe taşı, ölümsüzlük iksiri, baz metalleri altına çevirmek gibidir. Kimyanın birkaç yüzyıldan önceki herşeyi aslında simyadır. Fakat yıldızların konumu, doğaüstü güçler vs çok önemliydi. Bir de felsefe taşının batıni manası vardır ki bu da kamil insan, buddha veya kevala jnana olmaktır. Sadece materyallere değil kendi ruhsal yolculuklarına da çok önem veriyorlardı. Simyayla epey uğraşmış olan Isaac Newton’un metinlerine ilerki dönemlerde materyalistler çok ciddi sansürler uygulamıştır.

?

Ortaçağ hristiyan dünyasında büyü, pagan ve yahudi gibi hıristiyanlık haricindeki dinlerin ritüellerine deniyordu, bunların küfür olduğunu değil varolmadığını kanıtlamaya çalışıyorlardı. Bu yüzden şifacılara vs çok eziyet etmişlerdir. Olay hristiyan tanrısı dışındaki güçlere dua edilmesiydi. Antik insanların büyüden çok korkuyor ve çekiniyor oluşunu babam büyünün aslında gerçek ve efektif olduğuna bir işaret olduğuna yoruyor. Baktığınız zaman cep telefonlarımızı elektriğin varolmadığı bir dönemde büyü ve doğaüstü güçler dışında açıklamak mümkün olabilir mi, veya uzay gemilerini, hatta belki  olmaksızın hareket edebilen arabalarımızı?

Aydınlanma felsefesi kendi fikirlerine uyana bilim, uymayana büyü dedi. Bilimi tanrılaştırdı ve tapınmaya başladı, büyüyü ise dışladı, horladı, hurafe sayıp konuşulmasına bile izin vermedi! Halbuki kendileri özgür düşünce mücadelesi vererek bugüne gelmişlerdi; şimdi ise uğruna binbir çileye katlandıkları değerlerini gene kendileri çiğniyor!

1 cevap
  1. Ahmet Tuna
    Ahmet Tuna says:

    Einstein, “Hayal gücü bilgiden daha önemlidir” diyerek, kuru bilgiyi tahtından alaşağı etmişti. Evinizdeki kediyi severken, kalp ritminiz rayına giriyorsa, bunun bilimsel açıklamasını tam olarak netleştirene kadar, bunun adı büyüdür. Bilimsel anlamda formülüze edebildiğimiz şeyler, henüz formülleştiremediklerimizin sanıyorum milyarda biri bile değildir. Bilimin anlamlı bir yere gelebilmesi için muhtemelen daha binlerce yıla ihtiyacımız var. Bu süre içinde, bilimin sınırları dışında kalan olgulara olumsuz nazarla bakmak, kendi ayağımıza çelme takmak gibi bir şey, bence.

    Cevapla

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir