Düşünmek düşünmek düşünmek… Birşeyler okuyup öğrenmekten bile bence daha önemli. Neden hiç düşünmüyoruz? Neden sadece hayat ne isterse onu yapıyoruz?

Çocuksak okul okuyoruz yetişkinsek para kazanıyoruz. ‘Neden karnımızı doyuruyoruz’ sorusunu hiç kendimize sorduk mu? Hindistan’da ve başka yerlerde dilenci keşişler var. İsa ve Buda hayatını böyle geçirmiş. Yemek yemeyi de boşverin; iphone, araba, televizyon falan almak gerçekten de bu kadar değerli mi? Amacımız mutlu olmak mı? Mutlu muyuz peki? Ölsek ne olacak ki? Neden korkuyoruz ölümden? Dünyanın her yerinde pekçok din var. Ama bu dinlerin iyi niyetle oluşturulduğunun bir garantisi var mı? ‘Din afyondur’ diyen Marx’ın yanılmadığının bir garantisi var mı? Mesela ülkemizde klasikler denince ya batı klasikleri ya da islami eserler akla gelir. Mesela Çin’de çok geniş bir klasik külliyat olduğundan kimse haberdar mı ülkemizde? Veya mesela Kolomb öncesi amerikasının bazı yerlerinde çok gelişkin felsefeler olduğunun? Doğuyoruz, büyüyoruz, okula gidiyoruz, işte çalışıyoruz, yaşlanıyoruz, ölüyoruz… Kümesteki tavuktan veya ahırdaki inekten bizi ayıran ne? Düşünmeliyiz hem de çok. Belki aklı da bir şekilde gidermek gerekiyor; en azından bazen! Kötü niyetliler her yerde. Soğuk savaştaki meşhur beyin yıkama tekniklerinin binlerce yıl önce de kullanıldığını öğrendiğimde şok olmuştum. Çıkarcı kültlerden en aklınıza hayalinize gelmeyecek yere kadar. Kullanılmak ve sömürülmek istemezsiniz tabi. Bir de kendi kendinizi kandırma meselesi de var. Buna da ayrıca çok dikkat etmelisiniz. İstisnasız herşeyi sorgulayın. ‘Hakikat’ kavramı çok önemli. ‘En hayırlısı neyse onu nasib eyle yarabbi’ duası üzerinde de bol bol düşünün. Gerçek, doğru, gerçekler, doğrular… Familyadan başka ne üye kaldıysa; hepsi çok önemli. Kötü niyetlilerin olduğunu zaten söyledim. Bu hayat size verildi. Nedenini merak ettiniz mi? Ne yaptığınızı ve yapmakta olduğunuzu hiç sorguladınız mı? Kumar oynamayı hiç sevmem. Acı çektim. Kim çekmedi? Müslüm Gürses birşey der, Buda birşey der, Tao birşey der, Satanistler birşey der… Yanılmadıklarının garantisi yok. Kötü niyetli olmadıklarının da garantisi yok. Ama haklı olmadıklarının da garantisi yok. Taoizm’deki Wu Wei, Jainizmdeki Kevala Jnana ve Sokrat’ın sorgulama ve cevap bulma yöntemleri… Bu üçü çok çok önemli. Bu üç konsepti birleştirdiğiniz zaman adım attığınız dünya hayal edilebilenin ötesinde. Ezoterizm insana çok acı çektirir. Belki normal hayatınıza devam etseniz bu kadar acı çekmezsiniz. Hiç hata yapmadınız mı? Şu anda bile hata yapmıyor olduğunuzdan emin misiniz? Beynimizin en dipteki kıvrımının dibi bile çok önemlidir. Dediğim gibi istisnasız herşey sorgulanmalı. Önemli olan gerçek ve doğru. Kendinizi kandırmaktan kaçının ve sakının. Beyninizi de yıkanmaktan koruyun ve eğer yıkanmışsa tesbit edin tamir edin yokedin. Ben kısa bir süreden beri telkinlerle haşır neşirim. Fakat daha öncesinde mantralar ve isihazm hakkında araştırmalar yapmıştım. İsihazm, kısa bir cümle olan İsa duasının günde birkaç kez 100 sefer tekrarlanmasıyla uygulanan bir tekniktir. Doğu ortodoksları bu teknikle tanrının ışığına ulaşacağına inanıyordu. Sezgi diye birşey hiç duydunuz mu? Veya bilinçaltı konusuna hiç girdiniz mi? Henri Bergson var mesela sezgiyi seven felsefeci. Beyin ile ilgili de son 100 yılda pekçok araştırma yapıldı. Binlerce yıl şamanlar ritm tutarak ve halüsinojenlerin yardımıyla ruhlarla iletişim kurmaya çalıştı ki bence en azından bir şeylere ulaştılar; belki ruhlara değil ama başka, bambaşka çok değerli şeylere.

Ben sizi zorlayamam. Son karar yalnızca sizindir. Acele işe şeytan karışır, acele etmeyin!

YanıtlaTümünü yanıtlaYönlendir
0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir